ÖZ

Hayal kurabiliyormuyuz ?Bizler , hayallerimizin neresinde kaldık?Doğru hayal nasıl kurabiliriz?Hayat bir düştür, düşlüyoruz oluyor,Dünya bir tozdur üflüyoruz ,kayboluyor.

Şimdi,Allah vermeyeceği bir şeyin hayalini kurdurmazmış ,eğer ki birşeyin hayalini kuruyorsak Allah bize onu kısmet edecektir. Yeter ki doğru yolda ilerlemeye çalışalım yanlış yoldan gitmeyelim . İçeriye duvardan değil kapıdan girmeye çalışalım.

Hz.Yusuf, önce bir rüyasında ,11 yıldız , güneş,ay ona secde ettiğini görüyor sonra bunu babasına anlatıyor.En sonra kuyuya atılıyor ve köle oluyor ve zindana atılıyor ve burada insanların rüyalarını dinleyip yorumluyor , sonra zindandan çıkarılan birine diyoki; Krala deki;zindanda biri var ,çok iyi rüya yorumluyor.Kral bir gün rüya görür ve Hz. Yusuf’a yorumlatır sonra Hz. Yusuf ülkenin başına geçer. Peki şimdi sizlere şunu sormak istiyorum Hz. Yusuf ne yaptıda ülkenin başına geçti?Yaptığı şey şuydu : O , başkalarının rüyasını gerçekleştirdi, onları dinledi, onlarla çalıştı yani kendisinin değil ,başkalarının rüyalarını gerçekleştirdi önce.Hayatta şöyle bir denge var ;Ne kadar gece varsa okadar gündüz var, ne kadar yaz varsa o kadar kış var .Hayattaki bu denge ye fizikçiler etki tepki yasası diyor ve bu yasaya göre frekansı nasıl yayarsan o şekilde yayılarak gelir . İnsanlarda radyo gibi cep telefonları gibi frekans yayarlar .Ve nasıl bir frekans yaymışsak aynı şekilde bizlere geri dönüyor. Bir tohum ektiğimizde bize binlerce tohum veriyor .Örneğin ;Birisi için şu kişi perişan olsun diye düşünürsek frekans yayılır ve perişan olan kendimiz oluruz .Çünkü düşündüğümüz herşey bize geri dönüyor.

Onun İçin 1.Formül;Teşekkür etmektir. Başkalarına iyilik yapmaya çalışan kendini güzelleştiriyordur.G.Yusuf , başkalarının rüyalarını gerçekleştirmeye çalışıyor ve kendisi Kral oluyor.Sistem ters işliyor başkasına iyilik yaparsan , kendin iyiliklere , güzelliklere kavuşuyorsun.

Etki tepki yaşadı denir buna.Kader adil,Allah , adil davranıyor sen başkası İçin ne düşünürsen aynı şey kendi başına geliyor.

Gencin biri 10. Kattan atlıyor ve 9.kata gelince başına kurşun isabet ediyor ve ölüyor.oysa eğer vurulmasaydı 8.katta temizlik için kurulmuş file ye takılıp kurtulmuş olcaktı .Savcı bu durumu araştırmaya almıştır ve gerçekten olan bu hikayenin içeriğini şöyle anlatmıştır.Araştırmalarına göre 9.Katta yaşlı bir çift yaşıyordur.Ve bu yaşlı amcanin sikahından çıkan bir kurşun ile bu genç hayatını kaybetmiştir..1994 yılında gerçekten olan bu olayda savcı ,yaşlı amcaya bu durumu sorar neden sikahını ateşledin diye? Amca da;Ben eşine 30 yıldır aynı şakayı yaparım ama silahın içine asla hiçbir zaman kurşun koymam der.Silah herzaman boş olur diye cvp verir.O gün nasıl olduysa silahtan kurşun çıktı . Savcının yaptığı araştırmada , bunların 4 ay kadar önce kendi çocuklarına maddi desteği kestikleri ortaya çıkmıştır. Çocukları da bir plan yapmış ve nasıl olsa babam aynı şakayı yine yapacak ve sikahı ateşleyecek der onun İçin silaha kurşun koyar böylece annem ölür babam hapse gider bende mirasa konarım diye iğrenç bir plan yapar. Aradan 4 ay geçer ama babası halen annesine sikah şakasını yapmamıştır.Bunalıma giren çocuk 10. Kattan kendini atar ve tam o sırada 9.kattan gelen kurşunla vurulup ölür . Yani annesi ölsün diye planlayarak kurşunu koyduğu silahla kendi vurulmuş ve ölmüştür

Dosya intihar diye kapatılmıştır.Başkaları için ne düşünürsek , ne istersek ne planlarsak bunun aynısının kendi başımıza geleceğini Asla Unutmamalıyız.Hiçbirşeyi yargılamayalım çünkü herşey olması gerektiği gibi oluyor.Herşeyden önce Öz e ulaşmamız gerekiyor , o zaman herşey kendiliğinden oluyor. İşte bu öze Boşluk diyoruz.Zihnimiz devamlı çalışıyor genelliklede dışardan gelen etkilerle. Mesela ismimizi bir dışardan insanların bize söylemeleriyle öğreniyoruz 7 yaşından önce bizlere söylenilen öğretilen herşeyi bizler kabul ediyoruz ve onu yaşıyoruz ve onu ispat etmeye çalışıyoruz.Onun için çocuklara herzaman güzel şeyler öğretilmeli ,güzel sevilmeli,sen harikasın , başarılısın güzelsin diye hafızalarına kodlanmalı çocuk hafızasına kodladığına inanır ve onu Yaşar. Örneğin; Edisonu , embesil diye okuldan atıyorlar, Annesi çocuğuna - Sen Dahiymişin ,ve senin kadar Zeki bir çocuğu yetiştğrebilecek öğretmen bu okulda yokmuş onun İçin okuldan ayrılcaz diyerek onun dahi olduğunu ispat etmeye , inanmasını sağlamaya çalışmıştır.Yani bizlere çocukken ne denmişse biz ömür boyu onu ispat etmeye çalışıyoruz.Ama diyelim ki 40 , 50 yaşına gelmişiz ve bizlere kötü sözler kodlamışlar peki şimdi ne yapmalıyız?İçmizdeki ÖZ e ulaşmamız gerekiyor. Onun İçin de Boşluk oluşturmaya ihtiyacımız var.Nasılki karşımızdaki insanı görmek için arada mesela olması gerekiyor boşluğu oluşturmak içinde mesafeye ihtiyacımız var.Zihnimiz devamlı dolu olduğu İçin boşluğa fırsat vermiyor bu boşluğu şöyle oluşturuyoruz:

Önce ne istediğimize kesin bir şekilde karar veriyoruz ,söylüyoruz zaten niyet ettiğimiz an evren emrimize giriyor sonra NEFESE odaklanıyoruz.Her nefes alıp vermemizde bir sürü soru gelicek aklımıza ama biz sadece nefese odaklanacağız sonra boşluk oluşmuş olcak .Oluşan boşlukta NİYETİMİZİ söyleyeceğiz ve bunun olmasını neden istediğimizi kendimizi İkna Edeceğiz böylelikle Evren size enerji gönderecek

Dua ediyoruz kabul olsun diye mesela . Mevlana demişki ; Yıllardır kapıyı çaldım meğer ki kapı içeriden açılıyormuş . Yani Even BİZİZ.istediğimiz şeyler için önce kendimizi ikna etmemiz gerekir.Sorduğumuz sorularda doğru cvp lar bulmamız gerekiyor . Örneğin : şunu istiyoruz hakediyoruz çünkü doğru ve cömert bir insanım .gibi.

Kural çok basit ,ne istiyorsan ÖZ ile isteyeceksin ,menfaat ile istersen asla olmaz .Öz ile istersen kavuşursun